Deniz ve Zeynep

Zamanın birinde Mersin’de yaşayan bir anne kız varmış. Zeynep ve küçük kızı Deniz, Zeynep’in İstanbul’da yaşayan çok tatlı teyzesini ziyarete gideceklermiş. Zeynep’in teyzesi onları sürekli çağırırmış, Zeynep en son dört yıl önce gitmiş teyzesinin yanına ve koca bir hafta kalmış yanında. Bu sefer de kızı ile gitmeye karar vermiş. Deniz ve Zeynepuçak biletlerini alıp İstanbul’a doğru yola çıkmışlar. Deniz hem ilk kez uçağa bineceği için hem de ilk kez İstanbul’a gideceği için çok heyecanlıymış.

Aslında uçak için hem heyecanlanıyor hem de korkuyormuş. Annesi onunla konuşmuş hatta kabin memurları da konuşmuş ama Deniz hala korkuyormuş. Uçağın kalkış anı, iniş anı ve o kulaklarının tıkanması bunların hepsi Deniz için yeni şeylermiş. Deniz korkuyormuş ama manzarayı izleyince de rahatlıyormuş. Bulutların üstünde olmak, kuş gibi uçmak, bulutların pamuk gibi görüntüsü her şey ama her şey çok yeni ve harika şeylermiş Deniz için.

Deniz ve annesi uçaktan inmişler ve hemen otobüse binip bol deniz manzaralı yollardan giderek teyzelerinin evine varmışlar. Teyzeleri onları büyük bir mutlulukla karşılamış. Onlar gelmeden sofrayı hazırlamış. Biraz sohbet ettikten sonra ellerini, yüzlerini yıkayıp sofraya oturmuşlar. Deniz çok açmış zaten çünkü sabah erkenden uyanmışlar ve uçakta da bir şey yiyememiş korkudan. Annesinin teyzesinin evinde tam 4 tane kedi varmış ve Deniz bu bilgiyi eve girince öğrenmiş. Deniz kedileri hiç sevmiyormuş ve çok korkuyormuş onlardan. Deniz bir yandan yemek yiyor bir yandan da kara kara düşünüyormuş 4 tane kedi ile aynı evde nasıl yaşayacağım diye. Annesi kedilerin zararsız olduğunu, onları severse kedilerin de onu seveceğini söylemiş. Ayrıca teyzesinin kedilerle yıllardır yaşadığını, onları çok sevdiğini ve bu evde kalacağımız süre içinde kedilerle de beraber yaşayacağız lütfen gerilme demiş.

Deniz annesinin teyzesini çok sevdiği için onun sevdiği canlılara karşı saygı duyması gerektiğini düşünmüş. Fakat kedilerle çok samimi olmaya gerek yok diye düşünüp onlardan olabildiğince uzak kalıyor, yanlarına sokulmuyor ve onların da yaklaşmasına izin vermiyormuş. Yemeklerini yemişler güzel güzel ve dışarı çıkmaya karar vermişler. Akşama kadar teyzenin olduğu semtin oralarda gezmişler.

Deniz her yeni yerde daha heyecanlanıyormuş. Bu şehir çok kalabalık gelmiş ona. Bir sürü araba, insan, kafe, market ve dolmuş varmış hepsi de dolu oluyormuş. Bu şehir kocamanmış ve Mersin ne kadar küçük diye düşünmüş Deniz. Akşama kadar gezmişler, fotoğraf çekilmişler ve sonunda eve gelmişler. Deniz ve annesi hemen banyo yapmışlar ve sonra teyzeleri ile birlikte televizyon izleyip sohbet etmeye başlamışlar. Yarını planlamışlar ve sonra da odalarını hazırlayıp yataklarına geçmişler. Teyzeleri, “Kediler sizi rahatsız etmesin diye kapıyı kapatıyorum. İyice dinlenin. İyi geceler.” Demiş ve gitmiş. Kapı kapatılınca kediler gelemez diye düşünmüş Deniz ve rahatlamış. Annesiyle birlikte rahatça bir uyku çekmişler.

Sabaha dinlenmiş bir şekilde uyanmışlar, kapıyı açınca bir de bakmışlar ki iki kedi kapının önünde bekliyor. İkisi de kapı açılınca içeri girmişler. Deniz biraz korkmuş ama annesinin onları sevdiğini görmüş. Annesi, “Deniz, kızım sen de sev. Bir şey yapmazlar korkma.” demiş. Deniz ürkekçe kediye yaklaşmış ve başını hafifçe okşamış. Annesine bakmış ve tekrar ondan cesaret alınca kediyi biraz daha sevmiş ve bakmış ki bu kedinin çok hoşuna gidiyor. Kedi Deniz’in bacaklarına kafasını sürtmüş onu sevdiğini göstermiş. Deniz’in biraz korkusu geçmiş ama yine de tam alışamamış. Bakalım Deniz ve annesinin İstanbul gezisinde daha neler neler olacak ve Deniz kedilere alışabilecek mi sevgili masal arkadaşım.

 Bu masalı dinlemek için buraya tıklayın.

Sevgili AilelerBir Masal sitemizin size ve çocuklara faydalı olduğunu umarak masallar seçiyor, beğendiğinizi ve bizi takip ettiğinizi umuyoruz. Bizlere de faydalı olması açısından lütfen yorum bırakmayı unutmayın 🙂

Bir Masal sitemizin uygulamasını artık Akıllı telefonlarınıza yükleyebilirsiniz, Buraya tıklayarak Google Play’den Bir Masal uygulamamızı indirin.

Masalı yazan : Deniz Altıok. Bu masalın izinsiz kullanılması, kopyalanması ve yayınlanması yasaktır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir